Ortadoğu’da tansiyon yeniden zirvede. İran ile İsrail arasında yaşanan gerilim, daha önceki çatışmalardan farklı bir yapıya büründü. Son günlerde birçok İranlı komutan ve bilim insanının eş zamanlı şekilde hedef alınması, "acaba bu defa işler ciddileşiyor mu?" sorusunu beraberinde getirdi.

Bazı uzmanlara göre bu gelişmeler, "önceden planlanmış ve kontrollü bir çatışma senaryosunun" parçaları olabilir. Ancak kitlesel can kayıpları yaşanması hâlinde, İran'ın ciddi karşılıklar vereceği, İsrail'in ise bu tür hamlelere nükleer seçenekle cevap verebileceği tartışılıyor. Bu da bölgeyi tam anlamıyla ateş çemberine dönüştürebilir.

"İsrail herhangi bir nükleer silah kullanır ve İran’da kitlesel ölümler yaşanırsa, İran’ın da benzer şekilde karşılık vermesi İsrail’in canını yakacaktır" görüşü ağırlık kazanıyor.

Özellikle Kuzey Kore liderinin “İsrail’i haritadan silerim” açıklaması, İran ve müttefikleri için önemli bir moral desteği olarak yorumlandı. Bu açıklama, küresel anlamda İsrail karşıtı cephede yer alan ülkeleri daha da cesaretlendirmiş olabilir.

Bazı stratejistlere göre, bu gelişmeler 3. Dünya Savaşı'nın ilk girişim adımları olabilir. “Her an her şeyin olabileceği çılgınlıklar dönemi”ne girildiğine dair yorumlar da oldukça yaygın.

TÜRKİYE RİSK ALTINDA MI?

İran’ın doğrudan hedef almasından ziyade, ABD ve İsrail’in Türkiye'yi hedef göstererek İncirlik ve Kürecik üslerini vurabileceği senaryolar da konuşuluyor. “İran vurmasa bile, senaryo gereği ABD ya da İsrail kendi üslerini hedef alıp suçu İran’a atabilir” düşüncesi, kamuoyunda endişe yaratıyor.

Uzmanlara göre, “nihai amaçlardan biri Türkiye’yi savaşın içine çekmek ve doğrudan zarar vermek”. Bu süreçte atılan adımların sadece "deneme zarları" olduğunu söyleyenler de var; ancak büyük çaplı bir kitlesel felaketin fitili de her an ateşlenebilir.

Telaviv'den yıkım görüntüleri, İran İsrail'i yerle bir ediyor... Siyonistler yanıyor...