MEDUSA'NIN SALI: BİR AKP BELGESELİ

HABER 10.05.2025 - 08:45, Güncelleme: 10.05.2025 - 10:13
 

MEDUSA'NIN SALI: BİR AKP BELGESELİ

İzmir’de sendika ve oda temsilcileri, gazeteci, aydın ve sanatçılar, Medusa’nın Salı: Bir AKP Belgeseli özel gösteriminde buluştu

soL TV, ilki 1 Şubat 2025 tarihinde yayımlanan “Medusa'nın Salı: Bir AKP Belgeseli” serisinin 1. sezon final bölümü için Metin Yazarı-Sunucu Deniz Sözüak’ın katılımıyla Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde yayın öncesi bir özel gösterim ve söyleşi düzenledi. Uzun araştırmalar ve detaylı arşiv çalışmaları sonucunda ilk sezonu toplam yedi bölümden oluşacak olan belgesel, AKP’nin adım adım nasıl kurulduğunu, sermayeyle olan ilişkilerini, İktidar yolunda askerleri ikna etme çabalarını, nasıl iktidara taşındığını ve nasıl bu kadar zamandır iktidarda kaldığını, bilinmeyenleriyle ve hafızadan silinenlerle en baştan ele alıyor. Çeşitli sendika ve meslek odası temsilcilerinin, gazeteci, aydın ve sanatçıların katıldığı buluşmada, belgeselin birinci sezon final bölümünün gösteriminin ardından söyleşiye geçildi. TKP PM Üyesi Volkan Algan’ın, “Bu belgesel, özellikle son aylarda bir hayli hareketlenen geniş genç kesime, içinde yaşadığımız düzenin yaratıcılarının iktidara geliş sürecine dair bir hatırlatma işlevi görecek” sözleriyle yaptığı açılış konuşmasının ardından Medusa’nın Salı: Bir AKP Belgeseli’nin metin yazarı ve sunucusu Deniz Sözüak söz aldı. Sözüak: ‘Ülkemiz için yeni bir şiir yazılmalı, Medusa’nın Salı bunun da ifadesi’ Sözlerine belgesel fikrinin olgunlaşmasına, doğup büyüdüğü Türkiye’yi yitirmenin yarattığı hüznün sebep olduğunu ifade ederek başlayan Sözüak, en büyük ilham kaynağının Mithat Cemal Kuntay’a ait Üç İstanbul romanı olduğunu belirtti.   “O sıralar okuduğum Üç İstanbul romanı aslında beni harekete geçiren duyguyu özetliyor. Çözülmekte olan bir imparatorluğun ihtilalci kuşağıyla başlar Üç İstanbul. Ben de doğup büyüdüğüm ülkenin kaybediliş, çözülüş hikâyesini daha iyi kavramak, bu kayıp duygusunu yaratıcı bir zeminde başkalarına da anlatmak istedim. AKP iktidara geldiğinde 20 yaşındaydım. O yaşımda her şeyi görece berrak bir şekilde kavrasam da, ancak yıllar sonra arşivlere girdikçe sürecin tamamını daha iyi görmeye başladım. Benim için Medusa’nın Salı, romanda Adnan’ın yazamadığı Yıkılan Vatan romanıdır. Ama romanda yazılan bir şiir vardır, ülkemiz için de yeni bir şiirin yazılması gerektiğini düşünüyorum. Medusa’nın Salı aynı zamanda bu ihtiyaç ve duygunun da ifadesi.”  
İzmir’de sendika ve oda temsilcileri, gazeteci, aydın ve sanatçılar, Medusa’nın Salı: Bir AKP Belgeseli özel gösteriminde buluştu

soL TV, ilki 1 Şubat 2025 tarihinde yayımlanan “Medusa'nın Salı: Bir AKP Belgeseli” serisinin 1. sezon final bölümü için Metin Yazarı-Sunucu Deniz Sözüak’ın katılımıyla Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde yayın öncesi bir özel gösterim ve söyleşi düzenledi.

Uzun araştırmalar ve detaylı arşiv çalışmaları sonucunda ilk sezonu toplam yedi bölümden oluşacak olan belgesel, AKP’nin adım adım nasıl kurulduğunu, sermayeyle olan ilişkilerini, İktidar yolunda askerleri ikna etme çabalarını, nasıl iktidara taşındığını ve nasıl bu kadar zamandır iktidarda kaldığını, bilinmeyenleriyle ve hafızadan silinenlerle en baştan ele alıyor.

Çeşitli sendika ve meslek odası temsilcilerinin, gazeteci, aydın ve sanatçıların katıldığı buluşmada, belgeselin birinci sezon final bölümünün gösteriminin ardından söyleşiye geçildi.

TKP PM Üyesi Volkan Algan’ın, “Bu belgesel, özellikle son aylarda bir hayli hareketlenen geniş genç kesime, içinde yaşadığımız düzenin yaratıcılarının iktidara geliş sürecine dair bir hatırlatma işlevi görecek” sözleriyle yaptığı açılış konuşmasının ardından Medusa’nın Salı: Bir AKP Belgeseli’nin metin yazarı ve sunucusu Deniz Sözüak söz aldı.

Sözüak: ‘Ülkemiz için yeni bir şiir yazılmalı, Medusa’nın Salı bunun da ifadesi’

Sözlerine belgesel fikrinin olgunlaşmasına, doğup büyüdüğü Türkiye’yi yitirmenin yarattığı hüznün sebep olduğunu ifade ederek başlayan Sözüak, en büyük ilham kaynağının Mithat Cemal Kuntay’a ait Üç İstanbul romanı olduğunu belirtti.
 
“O sıralar okuduğum Üç İstanbul romanı aslında beni harekete geçiren duyguyu özetliyor. Çözülmekte olan bir imparatorluğun ihtilalci kuşağıyla başlar Üç İstanbul. Ben de doğup büyüdüğüm ülkenin kaybediliş, çözülüş hikâyesini daha iyi kavramak, bu kayıp duygusunu yaratıcı bir zeminde başkalarına da anlatmak istedim. AKP iktidara geldiğinde 20 yaşındaydım. O yaşımda her şeyi görece berrak bir şekilde kavrasam da, ancak yıllar sonra arşivlere girdikçe sürecin tamamını daha iyi görmeye başladım. Benim için Medusa’nın Salı, romanda Adnan’ın yazamadığı Yıkılan Vatan romanıdır. Ama romanda yazılan bir şiir vardır, ülkemiz için de yeni bir şiirin yazılması gerektiğini düşünüyorum. Medusa’nın Salı aynı zamanda bu ihtiyaç ve duygunun da ifadesi.”

 

Habere ifade bırak !
Habere Ek Video
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ege7gun.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.