Yalnız şöyle bir nüans var, onu da belirteyim;
Bunları yaratanlar Aydın'ın yerlileri değil, değişik etnik gruplar ve kötü yönetimlerdir
Tabii Aydınlı da onlara biraz ayak uyduruyor!..
Dün Aydın'da bir mahalleyi çıkardıkları gürültüyle resmen yıktılar, kimsenin sesi çıkmadı ya birader!..
Resmen çıkardıkları gürültüyle tarihe geçecek bir Pazar bıraktılar arkalarında.
Dün pazardı, dinlenme, tatil günü, insanların kafa dinlemesi için ayrılan gün
Cuma Mahallesi'nde bir cemiyet vardı ki, yapılmayan gürültü kalmadı
Bu cemiyet gündüz saat 11-12 gibi başladı, gece 24'e kadar sürdü
Davul-Zurna, korna sesleri, havaya silahla ateş etmelerden tutunda, konvoylar halinde sabahtan akşama kadar devam etti..
Hali vakti yerinde olanlar dairelerinin kapı-pencerelerini kapatarak ve klimalarını açarak evlerinde oturdular.
Durumu olanlar arabalarına atlayıp tatil yerlerine gitti, Kuşadası, Didim vs.
Bildiğiniz gibi ormanlara giriş te yasak olduğundan bu insanlar nereye gitti ben de bilmiyorum...
Kliması olup ta elektrik faturası kabarmasın diye çalıştıramayanlar ve kliması olmayanlar ise kabusu yaşadı.
Nasıl tahammül ediyorlar, bunu bir türlü aklım almıyor
Çünkü hiç kimsenin sesi çıkmadı, polisi belediyeyi arayıp ta bir kişi bile şikayetçi olmadı.
Olmadı çünkü vatandaş ta artık biliyor ki sonuç olmayacak, kimse ilgilenmeyecek!..
Olsa benim haberim olur
Sadece silahla havaya ateş edildiği için polisi arayan 1 kişi oldu
Onda da polis cemiyet alanına gitti ama ateş edeni bulamadı
Efelik, Zeybeklik, adamlık-hanımefendilik hak getire artık Aydın'da
Herkes birbirine tuzak kuruyor, herkes birbirinin kuyusunu kazıyor, millet zıvanadan çıkmış durumda
Son 15 yıldır Aydın'ın hem insan kalitesi hem de şehrin genel kalitesi öyle düştü ki, Efelikle, dürüstlükle, kahramanlıklarla, Zeybeklikle anılan Aydın bana göre artık, zorbalıkla, müfretirilkle, yalancılıkla ve son dönemlerdeki asayiş olaylarıyla ön plana çıkıyor.
Kuşadası ve Didim bildiğiniz gibi zaten uzun süredir Teksas'a döndü
Şu aralar biraz duruldu ama, her an yeniden hortlayabilir
Bana göre yerel yönetimlerin bu konuda büyük katkısı var;
Bu hangi döneme denk geliyor
Ak Parti'nin genel olarak iktidardaki dönemine
ve yerel yönetim olarak ise
Özlem Çerçioğlu'nun 15 yıldır yönettiği döneme
Bu gürültülerin bir hedefi vardı: Ben
Hedefleri benim, yaptırdıkları gürültüyle bizi Homeofisimizde çalıştırmamak
Evet ben ve biz, paranoya değil gerçek bu
Ama şaşırtıcı olan bu gürültüye vatandaşların nasıl duyarsız kaldığıdır
İnanılmaz bir sabrı var ama o sabır bir gün taşacaktır
Bu köşe yazısını sabahın 5'inde yazdım
O davul zurna, korna ve silah sesleri hala kulaklarımda çınlıyor
Bütün gece uyuyamadım bu yüzden
AKP&CHP İTTİFAKI VAR!..
Herşey artık gün gibi ortaya çıkıyor;
AKP iktidara geldiği günden beri bana göre sahillerdeki şehirlerin yerel yönetimlerini kasıtlı olarak CHP'ye bırakmıştır
Sahillerde Büyükşehir Belediyelerini özellikle kazanmak istememiş, CHP'ye hediye etmiştir
Bırakmıştır çünkü CHP'nin milletvekili ve başkanlık seçimlerine asılması bu şekilde ancak önlenebilirdi, CHP de bu tuzağa düşmüş, genel seçimlerde hep ayak sürümüştür.
Bu 22 yıldır devam etti ve CHP'liler de artık doydu, paraya da doydu, mala da doydu, mülke de doydu
Yani an itibariyle AKP ve CHP'lilerin heybeleri, aldıkları maaşlarla, kazandıkları paralarla ve yaptıkları yolsuzluklarla ağzına kadar doldu
Doydular, doydular, doydular
Dolayısıyla bunlardan bu ülkeye hiçbir hayır gelmez
Yeni bir lider, yeni bir soluk lazım Türkiye'ye
...ve bulacaklardır
Karşılıklı olarak yaptıkları eleştiriler, kavgalar, dövüşler, hepsi hikaye, danışıklı dövüştür artık...
Herkes hayatından memnun
Olan vatandaşa oldu ve olmaya da devam ediyor
Taa ki Bülent Ecevit gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi bir lider
ortaya çıkana kadar...
Kılıçdaroğlu kasetle gelmiş, kasetle gidecektir (Erdoğan'ın söylemi)
Daha ne yazayım!..