Akran zorbalığı çocuklarda derin izler bırakıyor

SAĞLIK 10.06.2025 - 17:24, Güncelleme: 10.06.2025 - 20:14
 

Akran zorbalığı çocuklarda derin izler bırakıyor

Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, akran zorbalığının çocukların ruh sağlığında derin yaralar açabileceğini vurgulayarak, aileleri ve okulları dikkatli ve duyarlı olmaya çağırdı. Luş, "Çocuklar bu durumu tek başına çözemez, destek şart" dedi.

Zorbalığın en sık nedenleri arasında dürtüsellik, yağ, hiperaktif ve şiddetin meşrulaştırıldığı aile ortamları bulunduğuna dikkat çeken Luş, "Şiddeti onaylayan bir evde büyüyen çocuklar, zorbalığı davranış biçimi olarak benimseyebiliyor" ifadelerini kullandı. Zorbalığa maruz kalan çocuklarda ise korku, endişe, mide bulantısı, baş ağrısı gibi fiziksel tepkilerle birlikte, okula gitmek istememe ve akademik başarıda düşüş gibi belirtiler görülebileceğini söyleyen Luş, "Kurban durumundaki çocukta zamanla benlik saygısı zedelenir, depresyon ve psikiyatrik rahatsızlıklar gelişebilir" uyarısında bulundu. Bu tür vakalarda çocukların çoğu zaman durumu aileye ya da öğretmenine anlatamadığını belirten Luş, destekleyici bir çevrenin önemine dikkat çekti: "Çocuk kendini suçlanmadan anlatabileceği bir ortamda güvende hisseder. Okul ve aile, bu zemini birlikte inşa etmeli. Fiziksel zorbalığın özellikle okul ortamında engellenmesi şart." Ayrıca Luş, sorunun çözümünde eğitimin önemine değinerek, sadece çocuklara değil, öğretmenlere ve velilere de zorbalıkla mücadele eğitimi verilmesi gerektiğini vurguladı. Zorbalık yapan çocukların ailelerine de seslenen Luş, "Bu sadece bir yaramazlık değil, tedavi edilmesi gereken bir durum olabilir. Dürtüsellik ciddi bir durumdur ve profesyonel destek gerektirir" dedi.
Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, akran zorbalığının çocukların ruh sağlığında derin yaralar açabileceğini vurgulayarak, aileleri ve okulları dikkatli ve duyarlı olmaya çağırdı. Luş, "Çocuklar bu durumu tek başına çözemez, destek şart" dedi.

Zorbalığın en sık nedenleri arasında dürtüsellik, yağ, hiperaktif ve şiddetin meşrulaştırıldığı aile ortamları bulunduğuna dikkat çeken Luş, "Şiddeti onaylayan bir evde büyüyen çocuklar, zorbalığı davranış biçimi olarak benimseyebiliyor" ifadelerini kullandı.

Zorbalığa maruz kalan çocuklarda ise korku, endişe, mide bulantısı, baş ağrısı gibi fiziksel tepkilerle birlikte, okula gitmek istememe ve akademik başarıda düşüş gibi belirtiler görülebileceğini söyleyen Luş, "Kurban durumundaki çocukta zamanla benlik saygısı zedelenir, depresyon ve psikiyatrik rahatsızlıklar gelişebilir" uyarısında bulundu.

Bu tür vakalarda çocukların çoğu zaman durumu aileye ya da öğretmenine anlatamadığını belirten Luş, destekleyici bir çevrenin önemine dikkat çekti:
"Çocuk kendini suçlanmadan anlatabileceği bir ortamda güvende hisseder. Okul ve aile, bu zemini birlikte inşa etmeli. Fiziksel zorbalığın özellikle okul ortamında engellenmesi şart."

Ayrıca Luş, sorunun çözümünde eğitimin önemine değinerek, sadece çocuklara değil, öğretmenlere ve velilere de zorbalıkla mücadele eğitimi verilmesi gerektiğini vurguladı.

Zorbalık yapan çocukların ailelerine de seslenen Luş, "Bu sadece bir yaramazlık değil, tedavi edilmesi gereken bir durum olabilir. Dürtüsellik ciddi bir durumdur ve profesyonel destek gerektirir" dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ege7gun.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.