İran'ın sert çıkışı, Batı'nın şaşkınlığı ve İslam dünyasında liderlik tartışmaları
Ortadoğu’da gerilim bir kez daha zirveye ulaştı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından başlayan İran-İsrail çatışması, bölgeyi bir kırılma noktasına taşıdı. İran’ın füze saldırıları ve ardından Çin’in politik desteğiyle yaşanan gelişmeler, Washington'da büyük bir sarsıntı yarattı.
ABD’nin eski Başkanı Donald Trump’ın bu süreçteki açıklamaları, bazı çevrelerce “çaresizlik” olarak yorumlandı. Trump’ın Netanyahu’ya yönelik “Artık kontrolden çıktı” minvalindeki sözleri, İsrail’e duyduğu koşulsuz desteğin zayıfladığına işaret olarak görülüyor.
“ATEŞKES DEĞİL, MÜCADELE” SESLERİ
İran kamuoyunda ateşkese karşı çıkan, “İsrail tamamen etkisiz hale gelene kadar bu savaş sürmeli” görüşü dikkat çekiyor. İran hükümeti bu sese ne kadar kulak verir bilinmez; ancak Filistin’e yönelik saldırılar sonrası oluşan öfke dalgası, bölgede yalnızca askeri değil, ideolojik bir mücadele de yaşandığını ortaya koyuyor.
Bazı gözlemciler İran’ın bu süreçte İslam dünyasında fiili bir liderlik konumu kazandığını savunuyor. Türkiye’nin bu gelişmelere karşı izlediği daha temkinli ve diplomatik yaklaşım ise eleştiri konusu.
TRUMP’IN ÇELİŞKİLİ PROFİLİ
Donald Trump’ın dünya siyasetine getirdiği “alışılmadık” tarz, kimi zaman sokaktaki vatandaşla empati kurulabilecek bir dil gibi görünse de, uluslararası krizlerde sergilediği çelişkili tavır ve popülist çıkışlar ciddi eleştiriler alıyor. Bir yanda “rejim değişikliği kaos getirir” diyerek İran’a doğrudan müdahaleye karşı çıkarken, diğer yanda İsrail’in her adımını destekleyen açıklamalar yapması, Batı’nın Ortadoğu politikasının tutarsızlığını bir kez daha gündeme getiriyor.
Trump’ın zaman zaman “sempatik” görünmesi de, bazı yorumculara göre onun tehlikeli bir lider profilini perdelemeye yarıyor. Sözleri ve üslubu, sadece siyaset değil, aynı zamanda bir medya fenomeni olarak değerlendirilmesini sağlıyor.
BATI'NIN YÜZLEŞMESİ
Son dönemde Batı’da da bu tür müdahaleci politikaların sorgulanmaya başlandığı görülüyor. ABD ve Avrupa kamuoyunda, İsrail’e verilen sınırsız desteğin insan hakları ihlallerini meşrulaştırdığı yönündeki eleştiriler artıyor. İsrail Başbakanı Netanyahu’ya yönelik tepkiler uluslararası hukuk düzeyine taşınabilir mi, bu sorunun yanıtı önümüzdeki haftalarda netleşecek.
SONUÇ: LİDERLİK MÜCADELESİ KIZIŞIYOR
Ortadoğu’da kartlar yeniden karılıyor. İran’ın “sert direniş hattı”, İsrail’in “güvenlik doktrini”, ABD’nin “sorun çözücü” kimliğinin giderek etkisizleşmesi ve Türkiye’nin bu denklemdeki rolü, gelecekteki gelişmelerin seyrini belirleyecek. Kimi sesler “İslam dünyası liderini buldu” derken, kimileri hâlâ ortak bir duruşun eksikliğinden yakınıyor.
Net olan şu: Ortadoğu bir kez daha dünyanın kalbinin attığı yer ve bu kez tansiyonun düşmesi kolay olmayabilir.