casino siteleri slot siteleri
Cahit Çataloğlu
Köşe Yazarı
Cahit Çataloğlu
 

Vali Beyimiz

Depremde dümdüz olan Hatay'ın Valisi Rahmi Doğan istifa edip AKP'den milletvekili aday adayı oldu. Onca basiretsizlik, beceriksizlik, koordinasyon noksanlığı ve görevi ihmal sonucu yaşanan felaket sonrasında Vali beyin istifa edip köşesine çekilmesi gerekirken büyük bir pişkinlikle siyasete atılmak istiyor. Adamın suratı gergedan derisi gibi olursa sonuç işte aynen böyle olur. AKP çetesine yakışır!.. ************* Valiler görev yaptıkları illerin en yüksek makamındaki devlet memurlarıdırlar. Doğrudan devleti temsil ederler. Hükümetlere olan bağları sadece yasa ve yönetmeliklerle sınırlıdır. Ancak bazı valiler kendilerini hükümetin amigosu olarak gördükleri için devlete ve millete değil iktidarın başına bakarlar. Malatya Valisi Naim Cömertoğlu'nu anımsayanlar vardır. Başbakan Turgut Özal çok güçlü olduğu 1986 yılında memleketi Malatya'da mitingdedir. Otobüsün üzerinde coşkulu kalabalığa hitap eden Özal'ın boyu kısa olduğundan etrafı daha iyi görmek amacıyla yanındakilerin çömelmesini ister. İlk önce dayı oğlu Devlet Bakanı Hüsnü Doğan'a "Çök Hüsnü" diye emir verir.  Bu komutu duyan bütün partililer aynı anda çömelirler. Ancak mikrofon açıktır ve miting alanındaki herkes konuşmaları net olarak duymaktadır.  Bir kişi ayakta durmaktadır; Vali Cömertoğlu. Özal "Sen de çök Vali bey" der. Ancak Naim Cömertoğlu'ndan hiç beklemediği bir yanıt gelir; "Devletin valisi çökmez efendim. Vali çökerse devlet de çöker. İzin verirseniz ben aşağıya ineyim.." Bu sesler miting alanında aynen yankılanır. Vali beyin bu unutulmaz asil duruş ve doğal tepkisine miting alanından alkış tufanı patlar. ************* Recep Yazıcıoğlu 1984 yılında Tokat'a vali olarak atandı. O günlerde 36 yaşında ve Türkiye'nin en genç Valisiydi. Deneyimi pek yoktu ama mangal gibi yüreği, sınırsız vatan sevgisi ve vatandaşına alev gibi yanan hizmet aşkı vardı. Tokat o dönemde Türkiye'nin adeta unutulmuş, gariban bir köşesi. Sanki ortaçağı yaşamakta. Yazıcıoğlu ilk iş olarak Tokat'a bir havalimanı kazandırdı, ardından İl Özel İdare'sine 5 yıldızlı muhteşem bir otel inşa ettirdi. Dünya harikası Ballıca Mağarası'na el atarak turizme kazandırdı.  İnsana parmaklarını yedirten Tokat Kebabı'nın müthiş tanıtımını yaptı. Tokat bir anda Türkiye'de öncelikle ziyaret edilmesi gereken yöreleri arasına girdi. Gariban Tokat Avrupa'nın modern ortaboy kentlerinden biri gibi oluverdi. Sadece 4 yıl içinde. Bunun tetikleyicisi ve mimarı Recep Yazıcıoğlu'dur. 1991 yılında ziyaret ettiğim Tokat'ı görmeyen herkese hararetle öneririm. ******************* Ağrı. Çok uzun yıllar Türkiye'nin sürgün yeri olarak anıldı. Doğa ve iklim koşulları nedeniyle yaşam çok zordu. Etden başka yiyecek bulmak çok zordu. Vejeteryansanız açlıktan ölmeniz olası yani.. Lütfi Yiğenoğlu buraya Vali olarak atandı. Kendisi Adanalıydı. Tarımı çok iyi bildiği gibi müthiş bir masa adamıydı. Damak zevkini, mütevazi kişiliğinin simgesi olan hoş muhabbetiyle süslemesini mükemmel becerirdi. Ağrı'ya ve ilçelerine modern seralar yaptırdı, vatandaşı taze sebze çeşitleri ve salata türleriyle tanıştırdı. Bir hafta sonu dostlarını rakı içmeye davet etti, tatlarını unuttuğumuz organik sebze ve meyveleri Ağrı'da yemek mutluluğuna erişmiştik.  Vali bey iki yıl içinde Ağrı'nın kaderini, görüntüsünü, kültürünü ve yaşamını değiştirmişti. ******************* Tanıdığım onca onurlu ve gururlu Vali beyler arasından bir iki minik örnek. Herbirini şimdilerde rahmetle ve saygıyla andığım bu karizmatik, has devlet adamları hiç bir siyasi partinin, Bakan'ın, Başbakan'ın veya hükümetlerin adamı olmadılar. Her biri kendilerini milletine adamış üstün yetenekli, dürüst, adil, özveriyle çalışan vatan evlatlarıydı. Devletten çalmadılar, almadılar. Devlete ve vatandaşa karşılıksız verdiler.  Kısa süreli görev sürelerinde başarı destanları yazdılar. Türkiye Cumhuriyeti böyle güçlü valiler sayesinde güçlü devlet oldu. Tanıdıklarım arasında Hüseyin Avni Coş'da vardı. Kendisini Kırklareli Valisi iken tanımıştım sonra Adana'ya tayin oldu. Yıllar önce Recep Tayyip Erdoğan'ın bazı muhasebe işlerini halletmişti. Ödül olarak "Bonus" Vali oldu.  Minicik boyuna aldırmadan bir gün Adana'da bir vatandaşa "Gavat" diye öfkelenince kendi emekliliğini hazırlamış oldu. Tipik bir AKP valisiydi. Tıpkı siyasete atılmak için istifa eden Hatay eski Valisi Rahmi Doğan gibi. Ne diyelim?.. "Vali var, vali var.. Memleketin bin bir türlü hali var". Devletin onurlu valilerini saygıyla anarken, kendilerini AKP Valisi olarak gören çapsızlara da gönülden "Güle güle "diyorum Cahit Çataloğlu 16 Mart 2023
Ekleme Tarihi: 16 Mart 2023 - Perşembe

Vali Beyimiz

Depremde dümdüz olan Hatay'ın Valisi Rahmi Doğan istifa edip AKP'den milletvekili aday adayı oldu.
Onca basiretsizlik, beceriksizlik, koordinasyon noksanlığı ve görevi ihmal sonucu yaşanan felaket sonrasında Vali beyin istifa edip köşesine çekilmesi gerekirken büyük bir pişkinlikle siyasete atılmak istiyor.
Adamın suratı gergedan derisi gibi olursa sonuç işte aynen böyle olur.
AKP çetesine yakışır!..
*************
Valiler görev yaptıkları illerin en yüksek makamındaki devlet memurlarıdırlar.
Doğrudan devleti temsil ederler.
Hükümetlere olan bağları sadece yasa ve yönetmeliklerle sınırlıdır.
Ancak bazı valiler kendilerini hükümetin amigosu olarak gördükleri için devlete ve millete değil iktidarın başına bakarlar.
Malatya Valisi Naim Cömertoğlu'nu anımsayanlar vardır.
Başbakan Turgut Özal çok güçlü olduğu 1986 yılında memleketi Malatya'da mitingdedir.
Otobüsün üzerinde coşkulu kalabalığa hitap eden Özal'ın boyu kısa olduğundan etrafı daha iyi görmek amacıyla yanındakilerin çömelmesini ister.
İlk önce dayı oğlu Devlet Bakanı Hüsnü Doğan'a "Çök Hüsnü" diye emir verir. 
Bu komutu duyan bütün partililer aynı anda çömelirler.
Ancak mikrofon açıktır ve miting alanındaki herkes konuşmaları net olarak duymaktadır. 
Bir kişi ayakta durmaktadır; Vali Cömertoğlu.
Özal "Sen de çök Vali bey" der.
Ancak Naim Cömertoğlu'ndan hiç beklemediği bir yanıt gelir; "Devletin valisi çökmez efendim. Vali çökerse devlet de çöker. İzin verirseniz ben aşağıya ineyim.."
Bu sesler miting alanında aynen yankılanır.
Vali beyin bu unutulmaz asil duruş ve doğal tepkisine miting alanından alkış tufanı patlar.
*************
Recep Yazıcıoğlu 1984 yılında Tokat'a vali olarak atandı.
O günlerde 36 yaşında ve Türkiye'nin en genç Valisiydi.
Deneyimi pek yoktu ama mangal gibi yüreği, sınırsız vatan sevgisi ve vatandaşına alev gibi yanan hizmet aşkı vardı.
Tokat o dönemde Türkiye'nin adeta unutulmuş, gariban bir köşesi.
Sanki ortaçağı yaşamakta.
Yazıcıoğlu ilk iş olarak Tokat'a bir havalimanı kazandırdı, ardından İl Özel İdare'sine 5 yıldızlı muhteşem bir otel inşa ettirdi.
Dünya harikası Ballıca Mağarası'na el atarak turizme kazandırdı. 
İnsana parmaklarını yedirten Tokat Kebabı'nın müthiş tanıtımını yaptı.
Tokat bir anda Türkiye'de öncelikle ziyaret edilmesi gereken yöreleri arasına girdi.
Gariban Tokat Avrupa'nın modern ortaboy kentlerinden biri gibi oluverdi.
Sadece 4 yıl içinde.
Bunun tetikleyicisi ve mimarı Recep Yazıcıoğlu'dur.
1991 yılında ziyaret ettiğim Tokat'ı görmeyen herkese hararetle öneririm.
*******************
Ağrı.
Çok uzun yıllar Türkiye'nin sürgün yeri olarak anıldı.
Doğa ve iklim koşulları nedeniyle yaşam çok zordu.
Etden başka yiyecek bulmak çok zordu.
Vejeteryansanız açlıktan ölmeniz olası yani..
Lütfi Yiğenoğlu buraya Vali olarak atandı.
Kendisi Adanalıydı.
Tarımı çok iyi bildiği gibi müthiş bir masa adamıydı.
Damak zevkini, mütevazi kişiliğinin simgesi olan hoş muhabbetiyle süslemesini mükemmel becerirdi.
Ağrı'ya ve ilçelerine modern seralar yaptırdı, vatandaşı taze sebze çeşitleri ve salata türleriyle tanıştırdı.
Bir hafta sonu dostlarını rakı içmeye davet etti, tatlarını unuttuğumuz organik sebze ve meyveleri Ağrı'da yemek mutluluğuna erişmiştik. 
Vali bey iki yıl içinde Ağrı'nın kaderini, görüntüsünü, kültürünü ve yaşamını değiştirmişti.
*******************
Tanıdığım onca onurlu ve gururlu Vali beyler arasından bir iki minik örnek.
Herbirini şimdilerde rahmetle ve saygıyla andığım bu karizmatik, has devlet adamları hiç bir siyasi partinin, Bakan'ın, Başbakan'ın veya hükümetlerin adamı olmadılar.
Her biri kendilerini milletine adamış üstün yetenekli, dürüst, adil, özveriyle çalışan vatan evlatlarıydı.
Devletten çalmadılar, almadılar.
Devlete ve vatandaşa karşılıksız verdiler. 
Kısa süreli görev sürelerinde başarı destanları yazdılar.
Türkiye Cumhuriyeti böyle güçlü valiler sayesinde güçlü devlet oldu.
Tanıdıklarım arasında Hüseyin Avni Coş'da vardı.
Kendisini Kırklareli Valisi iken tanımıştım sonra Adana'ya tayin oldu.
Yıllar önce Recep Tayyip Erdoğan'ın bazı muhasebe işlerini halletmişti. Ödül olarak "Bonus" Vali oldu. 
Minicik boyuna aldırmadan bir gün Adana'da bir vatandaşa "Gavat" diye öfkelenince kendi emekliliğini hazırlamış oldu.
Tipik bir AKP valisiydi.
Tıpkı siyasete atılmak için istifa eden Hatay eski Valisi Rahmi Doğan gibi.
Ne diyelim?..
"Vali var, vali var.. Memleketin bin bir türlü hali var".
Devletin onurlu valilerini saygıyla anarken, kendilerini AKP Valisi olarak gören çapsızlara da gönülden "Güle güle "diyorum

Cahit Çataloğlu
16 Mart 2023

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ege7gun.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.