Ilıman iklim kuşağında bolca yetişen, fazla emek istemeyen hızlı gelişen, arsız sayılacak bir bitkidir. Suyu ve güneş ışınlarını çok sever. İlkbaharda çiçeklenir, kısa sürede meyvelerini peşpeşe sunmaya başlar. Bir yandan yeni çiçekleri açar, diğer yandan olgunlaşmaya başlayan hıyarları kesersin. Basit, rutin bir döngü sonbahara kadar sürer gider. Botanik dünyasında onca isim dururken, adını hangi hıyar koymuştur acaba?.. Hıyara kimi yerlerde dil nezaketi açısından "Salatalık" kimi bölgelerde  de "Badem" derler ama her ikisi de 2 numara büyük gelen ceket gibi oturmaz, kulağı doldurmaz. Hıyara hıyar diyeceksin emmioğlu. Neyse.. ************* Hıyarda, B1-2-3-5-6 ve C vitaminleri vardır. Folik asit, kalsiyum, demir, magnezyum, fosfor, potasyum ve çinko içerir. Hıyar çok zengin karbonhidrat kaynağıdır.  Bu özelliğinden dolayı insanın üzerinden yorgunluğu kirli çamaşır gibi söker atar. Başağrısını kuvvetli bir ağrı kesici gibi bir anda yok eder. Diyet yapanlar, alkol alanlar veya ağız tadını değiştirmek isteyenler için bulunmaz nimettir. Selülit veya deri kırışıklığından huzursuz olan kadınlar için etkili, kısa sürede sonuç verici doğal ve ideal jeldir. Dilimlenmiş hıyarları kırışıklık görülen yerlere bir müddet sürdüğünüzde aynada kendinizi Kleopatra gibi görmeniz mümkündür. Genç ve diri görünmek isteyen ve de elbette bunu fazlasıyla hakeden kadınların sırdaşıdır!.. Bitti mi?  Hayır hıyarseverler bitmedi. Evinizde buğulanan cam ve aynalarınızı silebilirsiniz.  Mutfak banyo evyelerini rahatlıkla parlatabilirsiniz.  Gıcırdayan kapı menteşelerine gres yağ gibi sürebilirsiniz. Deri ayakkabı ve kıyafetlere sürüp parlatabilirsiniz. Bu arada saksılara konulduğunda toprak içindeki solucan ve haşareleri yok eder. ***************** Bütün bu özellikler doğada kendi şartlarında yetişen, güneş ışınlarını direkt alan hıyarlar için geçerlidir. Seralarda, metrobüs yolcuları gibi bitkilerin birbirine kenetlendiği, hava solumadığı, güneşten yeterince yararlanamadığı, hormonlu kimyasallarla beslendiği yapay ortamda hıyar, hıyarlığını yaşayamaz. Karakteristik özelliklerine kavuşup hıyar olamadıkları için bunun yerine, çağdaşlıktan, kültürden, sanattan, müzikten, estetikten, romanstan, haktan, hukuktan, adaletten nasibini alamamış, at gözlüğüyle dünyaya bakan ezikler, sapıklar, hırsızlar, yalancılar, tecavüzcüler, avantacılar, diploma sahtekarları ve bilumum lavuklar bu boşluğu doldurur. Ulan tipsizler hıyarın bu aleme onlarca yararı var. Kin, öfke ve bölücülük hamuruyla yoğrulan cahil, dinci yobazların bu dünyaya ne yararı var acaba?.. Cahit Çataloğlu 02 Mayıs 2023