Canlıların yaşamı 3 temele dayanır.
1) Barınma
2) Beslenme
3) Üreme
Bu temeller ilk çağlardan günümüze, başını sokabileceğin güvenli bir barınak, karnını özgürce doyurabilmek ve neslini sürdürebilmek güdüsüdür.
Ancak modern yaşam bunlarla sınırlı değil.
Kültürel, sportif ve sanatsal etkinlikler, hobiler, gezme-tozma, eğlenme, sosyal ilişkiler ve çok farklı aktiviteler akıp giden yaşamın birer gereği ve gerçeğidir.
Her geçen gün ağırlaşan ekonomik sorunlar nedeniyle hangisini yapabiliyoruz?
Konforlu bir yuvada keyifle yaşamak varken, elektrikten, doğalgazdan tasarruf ederek evin içinde üşüyerek yaşamak neyin nesidir?
Dengeli beslenebilmek için tüketilmesi gereken proteinleri, vitaminleri görmezden gelerek ucuza ne bulursak tıkınmak neyin nesidir?
Vatandaşın ezici çoğunluğu yok olan satınalma gücü nedeniyle ne yapacağını bilemez durumda.
Toplumun neredeyse tamamı tüketim alışkanlıklarından çoktan vazgeçti.
Türkler yaşam mutasyonuna uğradı.
Artık kimse konsere, sinemaya, tiyatroya, restoranta gidemediği için üzülmüyor.
Artık kimse gardrobunu yenileyemediği için sızlanmıyor.
Artık kimse lüks tüketim yapamadığı, seyahate çıkıp gönlünce tatil yaşayamadığı için hayıflanmıyor.
Artık kimse damak tadını unutmaya başladığı yiyecekleri, içecekleri sofrasında göremediği için sinirlenmiyor.
Artık kimse modern çağın gereklerini yerine getiremediği için travma geçirmiyor.
Halk ayakta kalabilmek için mücadele veriyor.
Vatandaş bütün bunlara yol açanları tanıyor, biliyor.
Millet gerçekten "Yeter artık, söz milletin" diyor.
Diyecek.
Cahit Çataloğlu
20 Ocak 2023