Aydın’da en zengin kim diye sorsanız, yanıt aslında basittir:
Çerçioğlu Ailesi!
Nasıl mı?
Çünkü bu servet ne bugün kazanıldı, ne de belediyecilikle başladı.
Zaten kökü mazide, atadan babadan gelen bir zenginlikti bu.
Özlem Çerçioğlu belediye başkanı olmadan önce de aile zaten hali vakti yerinde bir aileydi.
SERVETİN KÖKÜ NEREDE?
Başkan Özlem Çerçioğlu’nun eşi Ercan Çerçioğlu, Kayın Pederi Şefik Çerçioğlu, oğlu Gökhan Çerçioğlu…
Hepsi kendi işinde başarılı, ayakları üzerinde duran iş insanları.
Zenginleşmenin kaynağı belediye bütçesi değil, aileden gelen sermaye, aileden gelen iş disiplini.
Ama sorarsanız bazıları hâlâ şu klişe soruya sarılıyor:
“Vay efendim, bunlar nasıl zenginleşti?”
Cevap çok açık:
Önce bir aile hikâyesine bakın, sonra laf edin!..
CİMRİLİK Mİ, TUTUMLULUK MU?
Evet, doğru…
Çerçioğlu ailesi zengin, ama aynı zamanda cimriliğiyle de tanınan bir aile.
“Cimri” demek belki kaba bir ifade ama “tutumlu” desek daha kibar olur.
İkisi arasındaki fark da biraz bakış açısıdır.
Bugün Aydın’ın sokaklarında kime sorsanız, Çerçioğlu ailesi için söylenen ilk şey şudur:
“Ellerinden para çıkmaz.”
Ama bu kötü mü?
Hayır, çünkü tutumlu olmayan, kazandığını har vurup harman savuran zaten "Benim gibi" sonunda sefalet içinde kalır.
DAVALAR, İDDİALAR VE ZÜĞÜRT TESALLİSİ
Gelelim işin siyasi tarafına.
Çerçioğlu ailesi hakkında yıllardır açılan davalar var, kumpaslar var, iftiralar var.
Ama dönüp bakıldığında çoğu boş çıktı, çoğu düşürüldü.
Rantla, yolsuzlukla yan yana koymak isteyenler oldu ama bu da bir şehir efsanesi olmaktan öteye gitmedi.
Ama kabul edelim, bir züğürt tesellisi de hep var:
“Ne yapacaksın, kefenin cebi yok!”
İşte bu lafı en çok da fakir fukara söyler.
Çünkü zenginin malı, mülkü züğürdün çenesini yorar.
Ben de şimdi bakıyorum, çenemi yoruyorum, parmaklarımı klavyede yoruyorum.
Çifte züğürtlük işte: Hem cebim boş, hem çenem dolu!
PAPAZ GİBİ YAŞAYIP MAM GİBİ KONUŞMAK
İşin ironisi de burada…
Aydın’da kimileri mam gibi konuşur ama papaz gibi yaşar.
Kimileri de “pamuk var pamuk” der, kendini avutmaya çalışır.
Ben de aynı kafadayım işte.
Züğürt bir gazeteci olarak yazıyorum, söylüyorum, sonra da kendimi avutuyorum.
Çünkü finalde gerçek şu:
Zenginin malı, mülkü bizim gibi kalem erbabının çenesini de, klavyesini de, gece uykusunu da yoruyor.
SON SÖZ: HELALİYLE VAR OLMAK
Ne diyelim…
Allah Çerçioğlu ailesine helalinden kazançlar nasip etmiş.
Varsın cimri desinler, tutumlu desinler.
Varsın dedikodular dolaşsın.
Helalinden kazanan, helalinden yiyen, üstüne bir de bu şehre hizmet eden her kim varsa, yoluna taş koymak bize düşmez.
Çünkü günün sonunda önemli olan şudur:
Bu servet bu şehre hizmet olarak dönebiliyor mu, dönmüyor mu?
Cevap evetse, gerisi laf kalabalığıdır.