Ümit Yeşildağ
Köşe Yazarı
Ümit Yeşildağ
 

AK Parti’nin “icraatlarında” 23 yıllık maraton

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti iktidarı, “icraat” kelimesinin sözlükteki anlamını genişletmeye devam ediyor; kimi zaman dev projelerle, kimi zaman da vatandaşı “sıkı tasarruf tedbirleri”ne davet eden uygulamalarla. Türkiye siyasi tarihine bakıldığında, bazı dönemler vardır ki hem gülersiniz hem de ağlarsınız. İşte AK Parti’nin 23 yılı tam olarak bu “karma hisler”in kitabını yazıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son Kabine Toplantısı’ndan sonra yaptığı açıklamalar da bu kitabın yeni bölümünü oluşturuyor: “Terörsüz Türkiye için önümüzde bir fırsat penceresi var, bunu ziyan etmenin vebali ağır olur” dedi. Ne mutlu ki “fırsat penceremiz” var. Tek temennimiz, bu pencerenin müteahhit usulü PVC olmaması. Zira geçmişte bazı fırsat pencerelerimiz, bütçe açığından veya ani kur dalgalanmalarından ötürü “camları kırık” şekilde kapanmıştı. İCRAATLAR LİSTESİ: HEM BETON HEM BORÇ AK Parti’nin en bilinen icraatlarından biri kuşkusuz dev altyapı projeleri. Köprüler, otoyollar, havaalanları… Birçoğu açılışta “dünyanın en” listelerine girdi, ama vatandaşın cebinde “dünyanın en” yüklü geçiş ücretleri olarak yer buldu. Kuzey Marmara Otoyolu’ndan Osmangazi Köprüsü’ne kadar her geçiş, insanda “keşke uçarak gitseydik” hissi uyandırıyor. EKONOMİDE “BİRAZ” DALGALANMA(!) Ekonomi cephesinde ise hükümet, son yıllarda “dengelenme” ve “yeni ekonomi modeli” gibi kavramlarla gündeme geliyor. Ancak bu modelin pratikteki karşılığı, halk arasında daha basit bir cümleyle ifade ediliyor: “Market poşeti 3 lira olmuş.” TÜİK verileri ise bu artışları “mevsimsel fiyat hareketi” olarak tanımlıyor. Biz de tabii inanıyoruz(!). SOSYAL POLİTİKA VE MÜJDE SANATI AK Parti iktidarının bir başka güçlü yanı “müjde verme” konusunda dünya çapında bir performans sergilemesi. Doğalgaz keşfi, petrol rezervi, savunma sanayii yatırımları… Her seçim öncesi açıklanan bu müjdeler, vatandaşın yüreğine su serpse de mutfaktaki tencerenin altını tam anlamıyla yakmıyor. İRONİNİN SONUÇ BÖLÜMÜ Bugün gelinen noktada Erdoğan ve AK Parti, Türkiye’nin altyapı kapasitesini artırmış, savunma sanayiinde önemli adımlar atmış, diplomasi masalarında yerini almış durumda. Fakat aynı zamanda vatandaşın alım gücünü zorlayan, gelir dağılımındaki adaletsizliği derinleştiren ve “icraat” ile “hizmet” kelimelerini sık sık zam haberleriyle yan yana getiren bir tablo da var. Sonuç olarak, “fırsat penceresi” gerçekten varsa, hepimiz şöyle bir kafamızı uzatıp dışarı bakmak isteriz. Belki manzarada yeni bir köprü, belki de zamlanmamış bir ekmek fiyatı görürüz.
Ekleme Tarihi: 11 Ağustos 2025 -Pazartesi

AK Parti’nin “icraatlarında” 23 yıllık maraton

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti iktidarı, “icraat” kelimesinin sözlükteki anlamını genişletmeye devam ediyor; kimi zaman dev projelerle, kimi zaman da vatandaşı “sıkı tasarruf tedbirleri”ne davet eden uygulamalarla.

Türkiye siyasi tarihine bakıldığında, bazı dönemler vardır ki hem gülersiniz hem de ağlarsınız. İşte AK Parti’nin 23 yılı tam olarak bu “karma hisler”in kitabını yazıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son Kabine Toplantısı’ndan sonra yaptığı açıklamalar da bu kitabın yeni bölümünü oluşturuyor: “Terörsüz Türkiye için önümüzde bir fırsat penceresi var, bunu ziyan etmenin vebali ağır olur” dedi.

Ne mutlu ki “fırsat penceremiz” var. Tek temennimiz, bu pencerenin müteahhit usulü PVC olmaması. Zira geçmişte bazı fırsat pencerelerimiz, bütçe açığından veya ani kur dalgalanmalarından ötürü “camları kırık” şekilde kapanmıştı.

İCRAATLAR LİSTESİ: HEM BETON HEM BORÇ
AK Parti’nin en bilinen icraatlarından biri kuşkusuz dev altyapı projeleri. Köprüler, otoyollar, havaalanları… Birçoğu açılışta “dünyanın en” listelerine girdi, ama vatandaşın cebinde “dünyanın en” yüklü geçiş ücretleri olarak yer buldu. Kuzey Marmara Otoyolu’ndan Osmangazi Köprüsü’ne kadar her geçiş, insanda “keşke uçarak gitseydik” hissi uyandırıyor.

EKONOMİDE “BİRAZ” DALGALANMA(!)
Ekonomi cephesinde ise hükümet, son yıllarda “dengelenme” ve “yeni ekonomi modeli” gibi kavramlarla gündeme geliyor. Ancak bu modelin pratikteki karşılığı, halk arasında daha basit bir cümleyle ifade ediliyor: “Market poşeti 3 lira olmuş.” TÜİK verileri ise bu artışları “mevsimsel fiyat hareketi” olarak tanımlıyor. Biz de tabii inanıyoruz(!).

SOSYAL POLİTİKA VE MÜJDE SANATI
AK Parti iktidarının bir başka güçlü yanı “müjde verme” konusunda dünya çapında bir performans sergilemesi. Doğalgaz keşfi, petrol rezervi, savunma sanayii yatırımları… Her seçim öncesi açıklanan bu müjdeler, vatandaşın yüreğine su serpse de mutfaktaki tencerenin altını tam anlamıyla yakmıyor.

İRONİNİN SONUÇ BÖLÜMÜ
Bugün gelinen noktada Erdoğan ve AK Parti, Türkiye’nin altyapı kapasitesini artırmış, savunma sanayiinde önemli adımlar atmış, diplomasi masalarında yerini almış durumda. Fakat aynı zamanda vatandaşın alım gücünü zorlayan, gelir dağılımındaki adaletsizliği derinleştiren ve “icraat” ile “hizmet” kelimelerini sık sık zam haberleriyle yan yana getiren bir tablo da var.

Sonuç olarak, “fırsat penceresi” gerçekten varsa, hepimiz şöyle bir kafamızı uzatıp dışarı bakmak isteriz. Belki manzarada yeni bir köprü, belki de zamlanmamış bir ekmek fiyatı görürüz.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ege7gun.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.