Bayrak, bu milletin yüreğinde atan ortak bir simgedir.
Onu bir grubun, bir partinin, bir mezhebin malı gibi gösteren, o ayyıldızı paramparça eder.
Bayrak, ne siyasal ideolojilerin flaması, ne de dini cemaatlerin rozetidir.
Kimse onu kendi tekelinde sanmasın.
O bayrak; siper kazarken tırnaklarıyla toprağı eşeleyen askerindir.
Sabaha kadar nöbet tutan bekçinindir.
Gece gündüz ambulans kullanan şoföründür.
Bir çocuğun defter kenarına çizdiği hayalidir.
Bayrak; bu topraklarda doğan her canın gözbebeğidir.
Kimse, bu milletin gözbebeğine perde indirmeye kalkmasın.
BAYRAK ÜZERİNDEN SİYASİ ÇIKAR SAĞLAYANLAR, MİLLETİN DEĞİL MENFAATİN PEŞİNDE KOŞAR
Bugün bazıları bayrağı sadece ekran süsü, miting fonu, propaganda bahanesi olarak kullanıyor.
Elinde bayrak, dilinde hamaset; ama cebinde ihale, zihinlerde bölücülük.
Bayrağı sevmek, onu sallamakla değil; onun gölgesinde herkese adalet sunmakla olur.
O bayrağın gölgesi sadece belli zümreleri serinletiyorsa, biz o gölgeyi yakar, yeniden dikeriz.
Çünkü o gölgenin hakkı, mezrada çobanlık yapanla üniversitede ders anlatana eşittir.
Milleti dışlayan, ötekileştiren bir bayrak anlayışı; bayrak değil, paçavradır.
DİNİN GÖLGESİNDE BAYRAK DEĞİL, RANT ARANMAKTADIR
Bayrağın üstüne ayet yazmak kolay.
Asıl mesele, o ayetin adaletini yaşatmak.
Kimileri camide vaaz verirken bayrağı göğe çıkarıyor, sonra haksızlığa gelince "kader" diyor.
O bayrağı en yükseğe çıkaranlar, riyakârlıkla değil; samimiyetle yürüyenlerdir.
Şehidin kanıyla yükselen al, bugün bazılarının dilinde reklam malzemesi olmuş.
Bayrağın dini olmaz.
Ama din de bayrağın gölgesinde barış bulur.
Bu milletin dini de birdir, bayrağı da birdir.
İkisini de parçalamaya çalışanlar, kıyamete kadar elleri titreye titreye hesap verecek.
Sen bu ülkenin havasını soluyorsan, suyunu içiyorsan, ekmeğini yiyip sokağında yürüyorsan…
Bu bayrak beni temsil etmiyor diyemezsin.
O bayrak sadece Türk’ün değil, bu vatanda yaşayan herkesin alın yazısıdır.
Kürt’ün de, Çerkes’in de, Laz’ın da, Boşnak’ın da düğününde, cenazesinde, doğumunda vardır.
Bayrağı bir ırkın tekelinde gösterip ötekileri yok sayan da,
Bayrağı reddedip karşısına kimlik diken de aynı kötülüğün aynadaki yansımasıdır.
Bayrak; kimlik değil, karakter meselesidir.
BAYRAĞI YAKANLA, ONU MENFAATİ İÇİN YÜCELTEN AYNI KÜFÜR ÇEMBERİNDEDİR
Bayrağı yakan hainse, onu sadece reklamda kullanan da başka bir ihanettir.
Biri fiziksel olarak yakar, öteki ruhunu çürütür.
Her iki durumda da bayrak yara alır.
Bayrağı göklere çıkarmak sadece askerin değil; öğretmenin, çiftçinin, emekçinin de görevidir.
Ama sadece seçime 3 gün kala hatırlayan, sonra unutan, o bayrağın gölgesine layık değildir.
Bu millet, kimin samimi olduğunu bilir.
Kimisi alnıyla taşır o bayrağı, kimisi nutukla.
Ve tarih nutuk atanları değil, ter dökenleri yazar.
ANAYASA VARSA BAYRAK BİZİMDİR; YOKSAYANIN ELİ AĞIR BEDEL ÖDER
Anayasamızda yazıyor: Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.
İtiraz eden varsa, sorun bayrakta değil, onun vicdanındadır.
Bayrağa karşı yürüyenler, önce bu milletin şehidine baksın.
O bayrak yerde sürünmesin diye göğsünü siper edenler, ırk sormadı, mezhep sormadı.
Ama şimdi birileri çıkmış, “Bu bayrak benim değil” diyor.
Senin olmayabilir.
Ama biz bu bayrak için can verenin torunlarıyız, senin keyfiyetin bizim umurumuzda değil.
BAYRAK, BU MİLLETİN KADİM HAFIZASIDIR, SATILIK DEĞİLDİR
Bayrağın kumaşı Çin malı olabilir, ama anlamı bin yıllıktır.
Bayrak, tarihin dikiş yeridir.
Sökülürse sadece kumaş değil, millet de dağılır.
Onu flama gibi oraya buraya asanlar değil,
Kuru bir ekmeğin üzerine gözyaşı döküp “Vatan sağ olsun” diyen analar bilir kıymetini.
Bir kuru mezar taşı, bir mermi kovanı, bir mendile sarılı bayrak...
İşte o sahneler; milyonların susarak ettiği yeminlerdir.
Bayrak, bu milletin sırrıdır.
O sırrı bozanın dili kurusun.
SON SÖZ: BAYRAK KULLANILMAZ, BAYRAK YAŞANIR
Kimse bayrağı şov için kullanmasın.
Millet her şeyi unutsa da, kimin neye hizmet ettiğini unutmaz.
Bayrak, nutukla değil; yürekle taşınır.
Ve bu milletin yüreği, sahici olanla sahteyi ayıracak kadar güçlüdür.
Artık bayrağı reklam yapanlardan, seçim süsü yapanlardan, ayrım aparatı yapanlardan geri alma vaktidir.
Bayrak ne sağındır ne solundur; tam ortadadır.
Orada daima milletin kendisi vardır.
Ve biz o milletiz.